Filmin Türkiye'de vizyona girip girmediğini bilmiyorum ancak çok tanınmadığı kesin (adının nasıl tercüme edildiğini bile bulamadım). Özgün adı "Männerherzen" olan filmin tercümesinin "Erkeklerin Kalbi" şeklinde yapılabileceğini düşüyorum. Alman yapımı olan film, bir spor salonunda spor yapan ve birbirlerinden oldukça farklı hayatları, beklentileri ve karakterleri olan bir grup erkeğin özel yaşamlarını anlatıyor. Aynı spor salonuna gitmek dışında başka ortak özellikleri olmayan bu erkek grubunun ilişkilere ve kadınlara bakış açıları bulundukları sosyal sınıftan veya yaptıkları işten etkilenmekte midir? Yoksa erkeklerin aslında "kompleks" düşünemediği tezi bir kez daha destek mi bulacaktır? Konu olarak oldukça klişe, Hollywood'un daha önce kadın-erkek ilişkilerine bol bol değinen romantik-komedi tarzında film yaptığını düşünürsek, filmin bize yeni bir şey kattığını söyleyemeyiz. Yalnızca erkekler şu sorulara yanıt arayabilirler: Uzun süreli bir ilişkiden sonra evlilik kararı aldığınızda bu sizi korkutuyor mu? Kız arkadaşınız aniden hamile olduğunu söylese nasıl tepki verirsiniz? Gençliğinizde elinizden kaçırdığınız sevgiliniz gibi başka birini sevemiyorsanız, bu konuda yeni bir aksiyon alır mısınız? Kadınlarla ilişkileriniz berbatsa ve asla bir ikinci bir randevunuz olmuyorsa, nereye kadar çabalarsınız? Eski karınızı psikopatlık boyutunda kıskanıyorsanız, nereye kadar ilerlersiniz?
Filmin yazarı ve yönetmeni benzeri filmlerle tanınan Simon Verhoeven (Sonuçta bir Tom Tykwer değil kendisi). Daha sonra devam filmi çekilen (2011) Men in the City'yi izlemek için değerli vaktinizi harcamanızı pek tavsiye etmem ancak eğlenceli bir film olduğunu kabul etmek gerek.
Filmin yazarı ve yönetmeni benzeri filmlerle tanınan Simon Verhoeven (Sonuçta bir Tom Tykwer değil kendisi). Daha sonra devam filmi çekilen (2011) Men in the City'yi izlemek için değerli vaktinizi harcamanızı pek tavsiye etmem ancak eğlenceli bir film olduğunu kabul etmek gerek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder