Uzun zamandır sinemaya gitmediğimi fark ettim, bu nedenle alışveriş merkezinde bulunduğum süre açısından en uygun film bu olduğu için Ekşi Elmaları izlemeyi tercih ettik. Film uzun bir zamana yayılmış (Hakkari'den Antalya'ya), tespit ettiğim kadarıyla 1970'lerin sonu ve 90'lı yılların ortasına doğru ilerliyor. Filmde Hakkari'de bir kasabanın belediye reisi olan Aziz Özay'ın hayatından bir kesit sunulmaktadır. Sert mizacıyla tanınan Reis beyin bu özelliğinin yanında yaşadığı yörde meşhur iki özelliği daha vardır: emek emek yetiştirdiği elma bahçesi ve evlenme çağındaki üç kızı. Yaşadığı kasabada tanınan ve saygı duyulan birisi olan reisin hayatı yanında kızlarının yaşadıkları, kızlarının evlilikleri ve kasabalının hayatı yavaş yavaş değişirken kendilerinin de bu durumdan ne derece etkilendikleri de anlatılmaktadır. Bir anlamda siyasetçi olan reisin çevresinde dönemin siyasi ve toplumsal olaylarına değinilerek yöredeki halkın günlük yaşam temposu da filmde yer buluyor. Filmin ilk yarısında var olan hızlı tempo ve komedi unsurları ikinci yarıda biraz daha durağanlaşarak dramatik unsurlara yerini bırakıyor. Bu nedenle filmin ikinci yarısının ilk yarısına göre biraz sıkıcı olduğunu söyleyebilmek mümkün.
Filmin hem senaryo yazarı hem de başrol oyuncusu Yılmaz Erdoğan, diğer rollerde ise Zeynep Farah Abdullah, Şükran Ovalı, Songül Öden, Şükrü Özyıldız, Ersin Korkut ve Devrim Yakut bulunuyor. Film çok renkli ve cıvıl cıvıl başlıyor ancak ilerledikçe hem renkleri hem de neşesi yavaş yavaş soluyor. Hem komedi hem de dram unsurlarını barındırması nedeniyle izleyiciye çeşitli duyguları yaşatıyor. Mekanları ve oyuncuların kostümlerini çok beğendim, ancak oyunculuk/filmin özgünlüğü açısından çok başarılı bulmadım (Kelebeğin Rüyası'nı daha çok beğenmiştim). Vaktiniz varsa izlenebilir, iyi seyirler!
''Ancak bugünü hayal edecek kadar aklı olanlar yarının sahibi olamazlar.''
Filmin hem senaryo yazarı hem de başrol oyuncusu Yılmaz Erdoğan, diğer rollerde ise Zeynep Farah Abdullah, Şükran Ovalı, Songül Öden, Şükrü Özyıldız, Ersin Korkut ve Devrim Yakut bulunuyor. Film çok renkli ve cıvıl cıvıl başlıyor ancak ilerledikçe hem renkleri hem de neşesi yavaş yavaş soluyor. Hem komedi hem de dram unsurlarını barındırması nedeniyle izleyiciye çeşitli duyguları yaşatıyor. Mekanları ve oyuncuların kostümlerini çok beğendim, ancak oyunculuk/filmin özgünlüğü açısından çok başarılı bulmadım (Kelebeğin Rüyası'nı daha çok beğenmiştim). Vaktiniz varsa izlenebilir, iyi seyirler!
''Ancak bugünü hayal edecek kadar aklı olanlar yarının sahibi olamazlar.''