1991 yılında Michael Crichton tarafından yazılan romanın 1993 yılında Steven Spielberg tarafından sinema filmi olarak çekilmesiyle tüm dünyada bir "dinozor" furyası başlamıştı. Tabi, yaşım itibariyle hayal meyal anımsadığım bir dönem olsa da, oyuncaklar, maketler, yapbozlar, etiketler üzerinden çocukların hoşuna giden bir piyasa oluşturulduğunu fark etmemek mümkün değildi. Dolayısıyla kendi yaş grubumdan pek çok kişinin Jurassic World'u büyük bir heyecanla beklediğinden eminim :). Jurassic World, bir önceki film gibi Kosta Rika yakınlarındaki Isla Nublar adasında geçiyor, ancak isminden de anlaşılacağı üzere, artık sıra dışı bir park olmanın çok ötesinde, burada her yıl milyonlarca kişinin ziyaret ettiği teknoloji ve eğlencenin iç içe olduğu büyük bir dünya yaratılmış. Ancak bir sorun var ki, o da ziyaretçi sayısının her yıl azalması. Buna çözüm bulmak amacıyla, parkın sahibinin de talimatıyla melez dinozor türleri üretilir ve insanların ilgilerinin sürekli canlı tutulmasına çalışılır. Dünyada var olan hayvan türlerinin de genlerinin kullanılmasıyla yeni yaratılan bir dinozor türünün tahmin edilemeyecek şekilde tehlikeli ve zeki olmasının ardından bir de kafesinden kaçmayı başarmasıyla adada çok ciddi bir sorun baş gösterir. Öyle ki, bu yeni üretilen Indominus Rex (T-Rex'ten çok daha büyük bir yaratık), yarı raptor olmasının yanında bir tür kurbağa geniyle kamufle olma ve yılan geniyle termal ısı algılama yetisi ile adadaki insanlar için büyük bir tehlike arz etmektedir.
Sevilse de sevilmese de, sinema tarihinin önemli serilerinden olan Jurassic Park serisinin son filmi Jurassic World'un yönetmeni Safety Not Guaranteed filmiyle tanıdığımız Colin Trevorrow. Film kullandığı görsel efektler ve bilim-kurgu unsurlarıyla zevkle izleniyor, sırf bu yüzden bazı klişe sahneleri ve zorla araya sıkıştırılan romantizmi bile affedebiliyorsunuz :). Filmin gişe amaçlı çekilmiş olduğu yönündeki eleştirileri bile göz ardı edebilirsiniz, zira size eğlenceli birkaç saat vadediyor.
"Nothing in Jurassic World is natural, we have always filled gaps in the genome with the DNA of other animals. And if the genetic code was pure, many of them would look quite different. But you didn't ask for reality, you asked for more teeth."
Sevilse de sevilmese de, sinema tarihinin önemli serilerinden olan Jurassic Park serisinin son filmi Jurassic World'un yönetmeni Safety Not Guaranteed filmiyle tanıdığımız Colin Trevorrow. Film kullandığı görsel efektler ve bilim-kurgu unsurlarıyla zevkle izleniyor, sırf bu yüzden bazı klişe sahneleri ve zorla araya sıkıştırılan romantizmi bile affedebiliyorsunuz :). Filmin gişe amaçlı çekilmiş olduğu yönündeki eleştirileri bile göz ardı edebilirsiniz, zira size eğlenceli birkaç saat vadediyor.
"Nothing in Jurassic World is natural, we have always filled gaps in the genome with the DNA of other animals. And if the genetic code was pure, many of them would look quite different. But you didn't ask for reality, you asked for more teeth."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder