Çok başarılı diyemesem de, değişik bir film olduğu kanaatindeyim. En azından önce gerilimi vererek siz daha ne olduğunu bile anlamadan olayı bambaşka bir şekilde açıklaması etkileyiciyidi. Onun dışında, oyunculuk, mekan, efekt derseniz, hiç yok! Filmde Amerika'dan (Los Angeles) Japonya'ya (Tokyo) doğru yolalan bir yolcu uçağının içinde yaşananlar bir Japon mitolojisine de atıf yapılarak anlatılıyor. Pek fazla yolcusu olmayan uçakta önce karakterleri bir şekilde tanıyoruz: Kız kardeşi bir gece önce evlenen hostes, pilotla ilişkisi olan diğer hostes, elinde tuhaf bir kutu ile yolculuk eden gizemli bir adam ("Lance"), konuşmayı çok seven ve balayına giden yeni evli bir çift, ayrıldıklarını arkadaşlarına söyleyemeden onlarla tatile giden bir çift ve arkadaşları, gotik bir kız vb. Uçakta ilk olay uçağın kısa bir türbülansa girmesiyle başlıyor. Hayatta en çok korktuğu şey "uçakta ölmek" olan ve panik atan geçirerek nefes alamayan gizemli yolcu Lance yolcuların gözü önünde yapılan tüm müdaheleye rağmen ölür. Pilot ölüm gerçekleştiği için acil iniş yapmayı gereksiz bulur ve ölü beden birinci sınıf boşaltılarak buraya kapatılır. Durumdan rahatsız olan diğer yolcular uçağın ikinci bir şiddetli türbülansa girmesi sonucu iyice panikler. Uçakta olağan dışı bir şeyler olduğunu sezinleyen birkaç yolcu, Lance'nın kutusunu açar içinde bir "Shinigami" bebeği bulur. Şinigami Japon mitolojisine göre bir ölüm meleğidir ve ölen kişilerin ruhlarını toplamakla görevlidir. Ancak yaşamdan çok çabuk koparılan ruhların ölüm diyarına geçemeden gerçek yaşamda bir şeye tutunmaları durumunda Şinigami onların ruhunu, tutundukları şeyi bırakmadan götürememektedir. Peki, bedenen ölen Lance'in ruhu hala yaşama tutunmakta mıdır, yoksa uçakta oluşan olağan dışı olayların sebebinin altında Allah yakın olanların içtiği şampanyalar mı vardır?
Tek beğendiğim nokta her ne kadar çarçur edilese de, farklı bulduğum senaryoydu (Japon mitolojisi hakkında kısa bir bilgi verilmesi de avantaj olarak değerlendirilebilir). Bir diğer mesajı da ölümün aslında hayatın bir parçası olduğunu vurgulayarak değerini anlatmaya çalışmasıydı ("the death is part of life...") Yine de, filmi pek seveceğiniz tahmin etmiyorum, tavsiye edemiyorum bu sebeple.
Filmin yönetmeni Garez filmleriyle de tanınan Japon yönetmen Takashi Shimizu (aslında filmin çekimleri 2012 yılında tamamlanmış ancak bazı sebeplerden dolayı çok geç yayına girmiş. Bazı kaynaklara göre Türkiye'de Temmuz 2014'te vizyona giren Uçuş 7500, bazı ülkelerde hiç vizyona girmemiş). Filmin senaryosu Craig Rosenberg'e ait, oyuncuları ise Ryan Kwanten, Amy Smart, Leslie Bibb ve Jamie Chung. Ayrıca ek bilgi olarak ilginç bir şekilde olay 2005 yılında Helios Airlines'a ait HCY 522 sefer sayılı Atina'ya düşen uçağın başına gelenlere (teknik anlamda) benzerlik gösteriyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder